prof. Dilaver Taş, Verem hastalığı hakkında bilgi verdi.
“Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisiyle, verem hastalığına dikkat çekmek amacıyla her yıl 24 Mart Dünya Verem Günü olarak kabul ediliyor. Tüberküloz, insanlık tarihinin en eski hastalıklarından biridir. Tanı ve tedavideki tüm ilerlemelere aynı anda rağmen, 2022 verilerine göre covid-19’dan sonra en çok ölüme neden olan bulaşıcı hastalık. Dünyada 10.6 milyon tüberküloz hastası var. Bu hastaların 450 bini ilaca dirençli tüberküloz hastasıdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün bu raporunda Türkiye’deki vaka sayısı 15 bin, dirençli vaka sayısı ise 420 hasta. Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği TÜSAD olarak toplumu bilinçlendirmek amacıyla bu hastalıkla ilgili birçok çalışma yapıyoruz. Bu yıl sarsıntı bölgesinde yaşayan hastalarımız dikkat çekmek istediğimiz konuların başında geliyor” dedi. söz konusu.
Verem Hakkında Değerli Bilgiler ve Son GelişmelerVerem Hastalığı Nedir, Hastalıktan Korunma ve Tedavi Yolları Nelerdir?
“Kayıtlara göre tüberküloz hastalarının yüzde 12’si deprem bölgesinde yaşıyor” diyen Dr. Taş, “Doğal afetlerde toplumun yer değiştirmesi sonucu akciğer tüberkülozu bulaşıcılığının arttığı biliniyor. 2010 yılında Haiti’de ve 2013 yılında Filipinler’de yaşanan depremlerin ardından tüberküloz vakalarında artış bildirilmesi, kötü yaşam koşulları, çok kalabalık ortamlarda yaşama, tedaviye ulaşamama ve tedaviye ulaşamama tüberküloz epidemiyolojisinin kötüleşmesine katkıda bulunmaktadır.
Dış hava ve sirkülasyon tüberküloz hastası ile uzanmış temas. Yetersiz ultraviyole, ışık ve kötü beslenme nedeniyle bulaşma kolaylaşır. Toplum hareketliliği ve tüberküloz tedavi programlarından uzak kalmanın bir sonucu olarak taşıma oranları da artmaktadır. Tüberküloz tedavisinde. Tedavinin devamlılığı çok değerli olup, teşhis konulan ve tedavi edilen hastaların bulaştırıcılığı hızla azalmaktadır. Yeni tanı almış bir tüberküloz hastasının 6 ay boyunca düzenli tedavi görmesi gerekiyor.” dedi. (BSHA-Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
